Dolgu
Sıklıkla yüzde gölgelenmelere yol açan oluk ya da derin kırışıklıkları yok etmek için dolgu uygulamaları yapılabilmektedir. Alın, burun-dudak oluğu, dudak kenarları ile çene arasındaki ve kaşlar arasındaki oluklar en sık uygulama alanlarıdır. Kalınlaştırılarak dolgun görünmesinin sağlanması için dudaklara, ince çizgiler ve derin kırışıklıkların tedavisi için yüzün pek çok bölgesine dolgu maddesi uygulanabilir.
Dolgu olarak genellikle iki tür malzeme kullanmaktayız. Yağ ve hazır dolgu maddeleri.
Yağ dolgusu için gereken yağ dokusu hastanın kendisinden ameliyat sırasında en çok karın veya bazen de bel ve kalça bölgesinden liposuction (yağ emme) ile alınarak yine ameliyat sırasında enjeksiyona uygun olacak şekilde süzülerek inceltilir. İhtiyaca göre gerekli bölgelere enjekte edilir. Yağ enjeksiyonu hazır dolgulara göre daha avantajlıdır. Çünkü hastanın hem kendi dokusudur ve daha kalıcıdır. Hem de içerdiği hücreler ve gelişim faktörleri gençleştirici bir etki yapar.
Alerji riski olmaması ve daha emniyetli olması nedeniyle hazır dolgularda geçici dolgu malzemelerini tercih etmekteyiz. En sık Hyaluronik asit ve Kalsiyum hidroksiapatit içerikli dolguları kullanmaktayız. Hayvansal madde içermeyen hyaluronik asit türevleri vücutta zaten bulunan maddelerdir ve ağırlığının yaklaşık 100 katı kadar su çekerek dolgunluk sağlamaktadır.
Uygulanan bölgeye ve kişiden kişiye değişebilmekle birlikte genellikle bir yıla kadar etkileri devam eder. Düzenli olarak uygulamanın devam etmesi durumunda zaman içinde uygulama bölgesinde etki kalıcı olabilmektedir.
Uygulama son derece kolaydır ameliyat sırasında veya sonrasında ofis ortamında yapılabilir. Kısa sürede tamamlanabilir. Kalıcı bir etkisi olmadığı için uygulama sonucu beğenilmediği taktirde bile daimi risk oluşturmaz. Yan etkileri yok denecek kadar azdır. Uygulama yaptıran kişi uygulamadan hemen sonra günlük aktivitelerine devam edebilir.
